AVENGERS 93: This Beachhead Earth

   Jarvis'in takımın dağıtılması nedeniyle istifa mektubunun eline geçmesi ile Tony Stark ilk Avengers'ı toplantıya çağırır. Thor, Iron Man ve Captain America daha konuşamadan kapı aniden açılır ve kötü durumda olan Vision önlerinde bayılır. Ne olduğunu anlamaya çalışan kahramanlarımıza yardım eli Henry Pym'den gelir. Ant Man olarak Vision'ın içine girer ve bozulan mekanizmasını düzeltip Vision'ı tekrar aktif hale getirir. Canlanan Vision kahramanlarımıza takımı dağıttıkları için sitem eder. Ancak üç kahraman şaşırmıştır. Çünkü onlar böyle bir şey yapmamışlardır. Bunun üzerine Vision tüm olayları anlatmaya başlar:

   Takım dağıtıldıktan sonra dört kahraman Mar-vell'i bulmak üzere Carol Danvers ile gittikleri çiftliğe gelirler ancak orada bulunan üç inek tarafından saldırıya uğrarlar. İnekler kısa süre sonra Fantastic Four'a dönüşür ve kahramanlarımızı yener. Wanda ve Pietro esir alınmıştır. Vision'ın bu hikayesi üzerine kalan kahramanlar hep birlikte çiftliğe giderler.

   Çiftlikte Mar-vell ve Danvers Skrull'ların elinde esirdir. Avengers'ın gelmesi ile Skrull'lar ayrılınca Mar-vell hem kendini hem de Danvers'ı kurtarır. Skrull'ların dünyamızda olduğunu Kree imparatorluğuna haber verip uyarmak amacı ile gemi parçalarından iletişim cihazı yapmaya başlar. Bu cihaz aynı zamanda silah olarak ta kullanılabilmektedir. Danvers Mar-vell'e adı ile seslenince Mar-vell Danvers'ın da kılık değiştirmiş bir Skrull olduğunu fark eder ve cihazı tahrip eder. Ancak Danvers sıradan bir Skrull değil Fantastic Four'un tüm güçlerini kendinde toplayabilen Super Skrull'dır. Mar-vell yenilir.
   Kahramanlarımız üç Skrull ile dövüşüp onları yener ancak bu sırada Danvers'ın çiftlik evi dediği şey havalanır. Super Skrull esirleri ile birlikte kaçmıştır.

   Fantastic Four'un 2. sayısında onların güçlerini taklit edip isimlerini karalamak isteyen Skrull'larla karşılaşırız. FF onları yendikten sonra Mr Fantastic hipnotize edip kendilerini inek sanmalarını sağlamıştır. Bu macerada Avengers ile savaşan "inekler" bunlardır. Bu macera da Ali Recan'ın yayınladığı çizgi roman dergisinde Marvel saga başlığında basılmıştır.

   Bu sayı ile birlikte birkaç sayı çizerlik yapacak olan Neal Adams Uncanny X-men'in tekrar öncesi son sayılarının da çizerliğini yapmış ama en büyük şöhretini çizdiği Batman'lerle kazanmıştır.

TEX ÖZEL (!) SERİ Oregon'a Doğru

   

Öncelikle şunu söyleyeyim: Süper ciltlerin küçülmesi kitaplıkta görüntü olarak kötü gözükmekte kabul, ama maceranın okunmasında çok ta büyük bir problem yaşamıyorsunuz.
   Konuya gelince: Tex ve Carson durduk yerde vurulan Ranger arkadaşlarının katilini yakalamak üzere Oregon'a doğru yola çıkarlar. Katil yol boyunca arkasında kanlı bir iz bırakmaktadır. Ancal masum yüzlü, korkak bu genç durduk yere neden adam öldürmektedir anlaşılmamaktadır. Yolda aynı yere evlenmeye gidecek kadınları taşıyan bir kervan ile karşılaşırlar ve birlikte yolculuk ederler.Önlerinde haydutlar, doğa şartları ve kızılderililer vardır. Kervan Oregon'a ulaşabilecek, Tex ve Carson katiili adalete teslim edebilecekler midir?
   Hikayeyi Manfredi yazmış. Bana Tex macerasından çok bir Mr No macerası imiş gibi geldi. Uzaktaki bir hedefe giden bir grup insan, doğa ve yerlilerle mücadele ederler. Bazıları yolculuğu tamamlayamaz.
   Kötü müydü?  Değildi.  Ama western background'unda farklı bir macera gibiydi.  Yine de Tex seven dostların keyifle okumasını dilerim.

BATMAN vs SUPERMAN: Dawn Of Justice

 

    Aylardır bu film için yazılan onca yazı sonrasında filmi sonunda izledim. Kısaca bir yorum yazmaya çalışacağım: ANCAK FİLMLE İLGİLİ BİLGİLER DE İÇERİR. İZLEMEDİYSENİZ OKUMASANIZ İYİ OLUR
   Filmin başı bana sanki yeni başlamış bir dizi havası verdi. Değişik sekanslarda kısa kısa hikayelerle ana hikayeye bağlantılar kurulmaya çalışılıyor. Batman'in Superman'e kızgınlığının nedeni, Superman'in Dünya'daki varlığı, vs. Hepsi bir örümceğin ağı gibi yavaş yavaş birbirine bağlanıyor. Yine de bana çok kesik kesik geldi.

   Bu sırada Batman aldığı bir istihbaratı araştırmakta ve "biraz" sert davranmakta. Superman de kendi kendine Batman'i sorgulamaktadır. Burada insan şu soruyu sormadan edemiyor. Zod ile kavganın üzerinden 18 ay geçmiş, tamam Batman Superman'e yaşananlardan dolayı kızgın. Peki sen Superman olarak 20 yıldır ortalıkta olan bir karakterden şimdi mi rahatsız oldun. Hiç mi bu adamla tanışmak istemedin. Konuşmak, olanları anlatmak ihtiyacı duymadın?
    Filmin ikinci yarısı ile birlikte her şeyin arkasındaki güç iyice ortaya çıkar: Lex Luthor! Lex çizgi romanlardaki gibi gücü akıllıca kullanan kötü bir iş adamı değil, çılgınlık sınırını aşmış biri. Amaçlarına ulaşmak için her türlü terörü yapabilecek biri. Sanki bir tür Joker var karşımızda. Lex, beklenen Batman Superman dövüşünün arkasındaki beyin olarak ortaya çıkması yetmiyor gibi "B" planı olarak Doomsday'in yaratılmasına yol açıyor. Luthor gibi birinin hem Batman hem de Superman'in gizli kimliklerini biliyor olması da ayrı bir muamma.

    Doomsday denince: Tıpkı çizgi rpmandaki Superboy gibi Kripton ve Dünya genlerinin karışımından oluşan bir garabet var karşımızda. Kızım ilk gördüğünde kocaman bir Orc diye yorum yaptı. Kavga ilerledikçe gücü değişip, kemiksi çıkıntılar ortaya çıkmaya başlar. Bu kadar olay da bizi....
    Superman'in ölümüne getirir. Artık efsane kabul edilen 75. sayıya açık bir gönderme var ve en büyük kahramanımız "ölür" Ölşümü de Batman'in Justice League'i toplamaya iter.
     Atmosfer belirgin olarak karanlık ve depresif. Bu da bizi aslında bir Batman filmindeyiz diye düşündürse de, Batman gibi Dünya'nın en büyük dedektifinin çevresinde dönen olaylara bu kadar kör olması ve Luthor'un manipülasyonları ile gaza gelmesi anlaşılmıyor. Superman ise yaşadığı ikilem yüzünden "Ben ne yapsam? Dikkat etmeliydim!" gibi iç sıkıntıları yaşıyor. Wonder woman bile yıllardır ilişki kurmadığı insanoğlu için birdiği THY uçağından inip geri dönmesinin nedeni bile tam anlaşılmıyor.

     Oyunculuklara gelince:
     Bern Affleck beklediğimden çok daha başarılı. Henry Cavill ise Superma'in çelişkilerini güzel bir şekilde bize aktarabiliyor. Jesse Eisenberg Jokervari Luthor rolünde iyi ama Luthor bu mu diye insan soruyor. Gal Gadot ise rolüne cuk oturmuş.
     Sonuç olarak kötü bir film mi? ASLA değil! Ama beklentilerinizi ne kadar karşılar o tamamen siz izleyince ortaya çıkacak. Benim için vasatın üstü bir filmdi. Belki DVD'si bize daha net bir hikaye anlatabilir.

Y THE LAST MAN

   Bir düşünün: Bilinmeyen bir nedenden dolayı Dünya üzerinde Y kromozonu taşıyan tüm canlılar (erkekler) ölmüş. Geride erkek olarak sadece siz ve maymununuz kalmış, çevrenizde milyonlarca karmaşık duygular içinde olan kadın. Ne hissederdiniz?

   Brian K Vaughan ve Pia Guerra'nın Vertigo için yarattıkları 60 sayılık maceranın kabaca konusu bu. Dünyada kalan son erkek olan Yorrick Brown'ın tek amacı Avustralya'ya gitmiş olan kız arkadaşını bulmaktır.Oysa kader ona çok daha önemli bir misyon yüklemiştir. ABD hükumetinin gizli örgütlerinden Culper ring ajanlarından 355 ve Boston'da ekibe katılan Dr. Alison Mann ile birlikte erkek toplumunu yok eden nedeni bulmak, sorunu gidermek ve tekrar erkek ırkını canlandırmak.

   Önümüzde bir başka post-apokaliptik bir dünya var. Para değersizleşmiş, kadınlar erkeklerin hegemonyasından kurtulmuş ama ne yapacaklarını bilemez halde: Kimi intihar ederken, kimi de hayatta kalabilmeyi başarabilecek erkekleri yok etmeye yemin etmiş, kimileri de kendi kanunları ile yaşamakta. İşi karıştıran olaylardan biri de Yorrick'in ablası Hero'nun da erkek ırkını yok etmeye yemin etmiş amazonların arasında olması. Olaylar iki kardeşi karşı karşıya getirecektir. Yorrick ve ekibi ABD'nden Avustralya'ya, oradan Japonya'ya uzanan ve Paris'te sonlanan yolculuklarında bir de bu sorunlarla uğraşmak zorunda.

   Öykü gerçekten bir yol öyküsü olarak bize sunuluyor. Üç kişi ve bir maymundan oluşan ekibin hem çevreleri ile hem de kendileri ile mücadeleleri anlatılıyor. Yorrick Brown bildiğimiz kahramanlardan çok farklı. Sıradan bir insan. Hayatta kalması 355'in yeteneklerine bağlı.Sık sık kız arkadaşımı bulacağım deyip bize gına getirse de ekibine hep bağlı kalıyor ve bu yolculuk boyunca üçü de farklı şekillerde değişmekte ve olgunlaşmaktadır.

   Popüler kültür ve klasiklere bol göndermelerin olduğu seri sıkılmadan kendini okutabiliyor. Finalde biraz çabuk toparlandı gibi hissetseniz de tüm seri bütününde mutlu olabileceğiniz bir çizgi roman ile karşı karşıyayız. Seri bizde Çizgi Düşler tarafından yayınlandı. Merak eden arkadaşların okumalarını tavsiye ederim.

AVENGERS 92: All Things Must End

   Alaska'dan dönen kahramanlarımız gazetelerde ve televizyonda çıkan bir haber ile şoke olurlar: Alaska'da kurtardıkları bilim adamları Avengers'a söz verseler bile Kree ırkının dünyamız üzerindeki işgal planını basına sızdırmıştır. Başkan bunun üzerine Senatör H. Warren Craddock başkanlığında bir araştırma konseyi kurar.

   Mar-vell teslim olup her şeyi açıklamak istese de kahramanlarımız oluşabilecek cadı avını düşünerek bunu reddederler. Bu sırada Carol Danvers malikâneye gelip Mar-vell'i saklamayı teklif eder. Kahramanlarımızın da isteği ile Mar-vell kabul eder ve Danvers ile ayrılırlar.

   Komisyona ifade vermeye giden kahramanlarımız halkın tepkisi ile karşılaşırlar. Komisyonda yapılan konuşmalar da Avengers'ın aleyhine gitmektedir. Bu sırada Rick Jones gece gördüğü bir rüya nedeniyle  Mar-vell'in tehlikede olduğunu düşünerek toplantıyı terk eder. Buna sinirlenen Braddock toplantıyı kapatır.

   Malikâneye gelen Avengers halkın zorla malikâneye girip ortalığı harabeye çevirdiğini üzülerek görürler. Ne yapacaklarını düşünürlerken aniden Thor, Iron Man ve Captain America ortaya çıkar. Olanlardan kahramanlarımızı sorumlu tutarak takımı lav ettiklerini açıklarlar. Kovulan dört kahraman malikâneyi terk eder....

   Bu macerada tekrar Carol Danvers ile karşılaşıyoruz. Mar-vell'in dergisinde de olan Carol Danvers daha sonra Ms Marvel olarak kendi dergisinde ve Avengers'da karşımıza çıkacak. Ms Marvel maceraları da zamanında Ali Recan tarafından yayınlanan serilerdendi.

   Bu macerada dile gelen araştırma komisyonu ve saklı uzaylıları araştırma ABD'nde zamanında ciddi problemler yaratmış komünist avına bir gönderme olarak yazılmıştır.

AVENGERS 91: Take One Giant Step Backward

   Baygın Wasp'ın üzerine onu öldürmek için gelen ilkel haline dönmüş Yellow Jacket son anda vazgeçer ve baygın Wasp'ı alıp gider. 459 ve Goliath ile dövüşen Vision ve Scarlett Witch esir alınır. Rick'in sözüne uyan Quicksilver ise geri çekilir.

   Ronan'ın yanına getirilen Vision ve Scarlett Witch o ana kadar anlamadıkları bir şeyi fark ederler: Birbirlerine aşıktırlar! Vision android olmasından dolayı kabullenememektedir. Tam o sırada Pietro ve Rick gelirler ve kavga tekrar başlar. Kavganın kargaşası içinde Mar-vell'in isteği ile nega bandları ışınlayan Rick Ronan'ın aletini bozar. Ronan tekrar saldıracak iken Kree galaksisinden acil yardım çağrısı gelir. Skrull'lar Kree imparatorluğuna saldırmıştır. İmparatorluğunu kurtarmak için Ronan gezegenine geri döner. Planları bozulmuş, Alaska eski haline dönmeye başlamıştır.

   Normal haline dönen Henry Pym Yellow Jacket olarak etkisiz olduğunu ifade ederek Avengers'dan kesin olarak ayrıldığını açıklar. Doğal olarak karısı Wasp da aynı kararı alır. Dostlarını geride bırakan kahramanlarımız New York'a dönerler..

AVENGERS 90: Judgement Day

   459 numaralı Kree gözcüsü Mar-vell'in bulunduğu hastaneye gelmiştir. Kahramanlarımız hemen müdahale etseler bile gözcüye yenilirler. Hasta yatan Mar-vell'i yakalayan 459 Ronan'an gelen yeni emirler üzerine Mar-Vell'i öldürmekten vaz geçer. Atavus planını uygulamak üzere esirini de alarak kaybolur.

   Mar-vell'i bulmak için yola çıkmak isteyen Avengers beklenmedik biri tarafından durdurulur. Bu kişi Cape Caneveral uzay üssünün güvenlik şefi Carol Danvers'dir. Danvers'a bilgi veren Avengers, Rick'i de alarak New York'a doğru yola çıkar. Yolda Rick Mar-vell ve Kree ile ilgili bildiklerini anlatır:

   İlkel çağlarda Kree ırkı dünyamıza gelmiş ve bir grup mağara adamının genetiği ile oynayıp çağdaşlarına göre daha zeki yapmışlardır. Bunlar günümüzde Inhumans adı ile anılan ırkın atalarıdır. Kree'lerin amacı yıllar sonra bu ırkın sayesinde dünyamızı yönetebilmektir. Yıllar sonra Mar-vell dünyamıza Kree casusu olarak gelmiş ve olayları gözlemlemek istemiştir. Zamanla ırkımıza duyduğu sempati görevinden vazgeçmesine sebep olmuştur.

   Malikâneye gelen kahramanlarımız Mar-vell'ı kurtarma planları yapamadan Goliath'dan gelen bir mesaj planlarını değiştirir. Alaska'da hükumet adına çalışan Wasp'dan yardım isteği gelmiştir. Kahramanlarımız vakit kaybetmeden Alaska'ya doğru yola çıkarlar.

   Bu sırada Goliath çoktan Alaska'ya varmıştır. Wasp'dan olanları öğrenir: Kaybolan bilim adamlarını araştırmak üzere yola çıkan Yellow Jacket ve Wasp Alaska'nın ortasında ışın saçan bir kule ve bunun çevresinde yeşil bir alan görürler. Olayın nedenini tahmin eden Yellow Jacket Wasp'ı yardım için geri yollar ama kendi kaybolur. Bilgileri alan Goliath bahsedilen yere geldiğinde Ronan ve 459'un saldırısına uğrar ve bayılır.

   Kısa süre sonra Wasp ve diğer kahramanlarımız da geldiklerinde karşılarında 459 ve iradesi kontrol altıa alınmış bir Goliath ile kapışırlar. Çarpışma sırasında Wasp ileriye fırlatılır. Kulede olayları esiri Mar-vell ile izleyen Ronan planını açıklar: Dünya uzun vadede hızlı gelişmesi nedeniyle Kree için tehdit olabilecektir. Atavus planı ile yavaş yavaş tekrar ilkel çağlara döndürmeye çalışmaktadır.

    Baygın Wasp'ın yanına ilkel bir adam yaklaşmaktadır. Bu adam Ronan'ın planı ile ilkel haline dönen Henry Pym'dir. Elinde sopa ile baygın eşine ilerlemektedir.....